Pinhani: Takdir Edilesi Türk Tipi Çabalama Örneği

Engin ÖZÖREN
Türkçe Yayın
Published in
3 min readFeb 28, 2021

--

Bu bir müzik eleştirisi değildir. Bu kendi halinde üretim yapanlara adanmış bir yazıdır.

Ve açılmak için ilk kurşun atıldı. AVM’den Yurtdışına — Plazadan > Avrupaya!

Onları bir dizi ile tanıdık. Yaz dizisi olarak planlanmış, sonra tutunca senelerce devam etmiş Kavak Yelleri dizisi.

Herhalde hayatımıza gireli 15 sene kadar oluyor. Pinhani kelime anlamı olarak gizli saklı demek olduğunu Beyaz Show’da paylaşmıştı. Hep farklı değişik kendilerine ait sesleri oldu.

Tanımayanlar herhalde yoktur ama çok bilindiğini de düşünmediğim aşırı popüler olmayan bir gruptur.

Son 10 senesinde dikkatli bir takipçisi olarak tüm albümlerini satın aldım. Şarkılarını ezbere bilirim ve senede bir defa konserlerine mutlaka giderim. Bir bakıma benim en sevdiğim olmasa da bir koleksiyon gibi anılarını biriktirdiğim ve keyif aldığım müzik zevkim diyebilirim.

Pinhani’yi sevmemin bir nedeni onları kendime benzetiyor olmam. Solistlerinin ve tüm takım arkadaşlarının içtenliği ve bizden birisi oluşu, 10 senedir aktif müzik yapıp hala bir yerden bir yere giderken bizim gibi yolculuk ediyor olmaları ve sanırım bizim gibi biraz ‘’loser’’ olmaları hoşuma gidiyor.

Eğer bu görsel şölen bilinçli bir şekilde yapılmıyorsa (yani gerçek aslında farklı değilse) ki olmadığını düşünüyorum çok tatlı ‘’bizim çocuklar’’ imajı var.

Pinahi yıllardır eline geçen herşeyi dener. İlk defa canlı akustik kayıt albümlerini aldığımda bunu düşünmüştüm. Bir bakıma YouTube meşhurlarının (zeynep bastık vb) 7–8 sene öncesinden kendi canlı yayın albümleri ile ev ortamında oda müziği yapıp aynı anda albüme çekerek bizlerle paylaştılar. (spotify’da 2018 gözüküyor ama aslında 2013)

Single’lar çok meşhur değilken ve diğer şarkıcıların albüm doldurmadıkları için yapmaya çalıştıkları işleri son 10 senedir arada bir büyük albümlerin arasında bizlerle arasını koparmamak için bir şarkı çalıp paylaştılar. Bu single’lar ya dizi müziği olarak bir yol buldu ya da başkaları yeniden çalarak onlardan daha fazla gelir elde etti.

Üretmekten hiç vazgeçmediler, aynı benim gibi. 12 yıllık çalışma hayatımda hep birşeyi farklı yapmaya çalıştım. Aynı onların bir dizi müziği ile meşhur olmaları gibi (kaliteli bir müzikle) çok sağlam çalışıp güzel sonuçlar getiren uzman olarak tıkır tıkır terfi alıp kurumsal şirketimde meşhur oldum.

Aslında Pinhani ülkenin çalışan ve uysal bir güç olarak kimi zaman kenarda duran bir resmimizi çiziyor. Deniyor, uğraşıyor, çabalıyor ama sonuç alma konusunda hep bir kısmet, nasip durumu var.

Her daim birşeylere önce bile başlasak ‘’Stratejik yaklaşım’’ uygulamadığımız için ‘’Taktiklerimiz’’ hep elimizde kalıyor.

Gidiş yolumuz güzel olsa bile maalesef top yekun bir sonuç getiremiyoruz.

Bu yazıyı bence çok komik olan ingilizce şarkı denemeleri sonra yazmaya karar verdim. Aşk bir mevsim şarkısı gibi inanılmaz bir iş çıkartan grup aynı bizim konuştuğumuz komik bir ingilizce ile Tomorrow is Beautiful diye bir şarkı çaldı.

Neden ingilizce şarkı kayıt edildi ? Nasıl bir şarkı olmalıydı ? ve Ne olması gerekirdi diye sormadan muhtemelen aynı bizim gibi canları sıkıldı ve hiç bir stateji çalışmadan bam güm yapıp geçtiler. Dinlemesine dinledik ama şarkıya tebessüm ederken biraz kendimi gördüm.

Aynı senin benim konuştuğumuz gibi Anadolu Lisesi ingilizcesinden sözler ile bizden ezgiler..

Pinhani grubu gibiyim bu hayatta. Tek tek yaptığım işlerin hepsi harika ya da denediğim için takdir topluyorum ama bir bütün olarak baktığım zaman aynı şeylerin etrafında dönüyorum.

Çalıştığım uluslararası şirkette Dünya’da otantik anlamda bir liderlik anlayışı getirebilecekken ben böyle iyiyim diyerek keyfimin gıcır olduğu pozisyonumda daha çok konfor alanımı geliştiriyorum.

Hatta bu yazıyı yazarken bile Pinhani iyidir, candır ama dedim. Aslında kendi halime laf söylemek istemiyorum… Çünkü yarım iş yapıp ama bunu iyi paketleyenlere Pinhani Sinan gibi söyleniyoruz…

Fabrikasyon şarkılar yapıyorlar…

Allah bana ve Pinhani’ye akıl fikir versin. İyi işler yapıp bunu fabrikasyoncular gibi güzel paketleyip ‘’loop’u’’ tamamlayamadığımız için…

NOT: Sinan ve ekip arkadaşları var olun…

--

--

Engin ÖZÖREN
Türkçe Yayın

Tasarım odaklı düşünce hocası, kurumsal akademi yöneticisi, girişimci ve kitabını yazmak için çıktığı yolda bir Medium Yazarı.